Beşiktaş'ın forvetleri

by 00:07:00


Almeida'nın dengesiz performansından sonra Beşiktaş tarafları Demba Ba sayesinde yıllar sonra gerçek bir santrafor gördü. Bu sezon ise Gomez çıtayı bambaşka bir yere taşıdı. Ancak hangisi daha iyi bir forvet? Belki farklı zamanlarda farklı insanlarla Beşiktaş'ta oynayan bu futbolcuları siyah-beyazlı formayla gösterdikleri performanslarla karşılaştıramayız. Ancak, bu futbolcular aynı zaman dilimde Bundesliga'da forma giydiler. Bakalım birbirlerine karşı oynadıkları zamanlarda bu topçular neler yapmışlar.

Stuttgart'ı şampiyonluğa taşıyan genç çocuk

MARIO GOMEZ - DEMBA BA

Hoffenheim vs. Stuttgart


Mario Gomez ve Demba Ba, ilk kez 13 Eylül 2008'de karşı karşıya geldi. Bundesliga'ya o sene yükselmiş olan Hoffenheim'ın sağ beki, şu an Beşiktas'ta oynayan Andreas Beck'ti. Beck, o sezona kadar Stuttgart'ta Gomez ile beraber oynamıştı. Hoffenheim'ın kalesinde ise daha sonra kısa bir süre Besiktaş'ın kalesini de koruyan Ramazan Özcan vardı. Gomez'li Stuttgart'ın sağ kanadındaysa uzun süre Besiktaş forması giymiş bir isim olan Roberto Hilbert vardı. Macta golsüz eşitlikle bitti. Bu maçın rövanşında ise iki takim 3-3 berabere kaldı. Demba Ba, hat-trick yapıp, gol sayısını 11'e çıkarırken, Mario Gomez ise bu maçta iki gol atıp 13 gole ulaştı. Sezon sonunda Ba attığı 14 golle ligin en cok gol atan sekizinci ismiyken, Gomez 24 gol kaydedip gol krallığında ikinci siradaydı. Sezon sonunda da Gomez'in Bayern Münih'e transfer olması kimse için sürpriz olmayacaktı.



Hoffenheim vs. Bayern Münih



2009-10 sezonunun ilk haftasında Ba'lı Hoffenheim ve Gomez'li (ve şu anda Besiktaş forması giyen Jose Sosa'lı) Bayern Münih karşı karşıya geldi, ancak Ba sakatlığı nedeniyle bu maçta forma giymedi. İkinci yarıda oynana maçta ise iki takım 1-1 berabere kalırken, takımlarının ilk 11'lerinde yer alan Gomez ve Ba golle buluşamadı. Bir sonraki sezon Hoffenheim ve Münih birbirleriyle oynadıklarındaysa bu sefer Gomez yedek kulübesinde kalıp, oyuna dahil olmadı. Ba ise golle buluşamadı ve 6 gol kaydettiği sezonun devre arasında İngiltere'ye transfer oldu. İkili daha sonra hiçbir zaman karşı karşıya gelmedi.

Sonuç - Ba: 3 Gomez: 2, 3 maç karşı karşıya


Bir zamanlar gençti - Demba Ba

DEMBA BA - HUGO ALMEIDA
Hoffenheim vs. Werder Bremen


Demba Ba ve Hugo Almeida, 2.5 sezon boyunca aynı ligde mücadele etseler de talih onların karşı karşıya gelmesine çok fazla izin vermedi. 27 Eylül 2008'de Ba'lı Hoffenheim, Werder Bremen deplasmanında mücadele ederken Almeida yedek kulübüesinde bekledi. Aynı maçta Ba, bir de gol atmıştı. 7 Mart 2009'daki rövanş maçında ise iki futbolcu ilk kez karşı karşıya geldi ancak golle buluşamadılar. Sonraki sezon, Ba farklı dönemlerde yaşadığı sakatlıklar nedeniyle iki Werder Bremen maçını da kaçırdı. Bunlardan birinde Almeida da sakattı, diğerinde ise golle buluşamadı. İkili son olarak, 2010-11 sezonunun ilk yarısında karşı karşıya geldi. Ba'nın 20. dakikada attığı golden üç dakika sonra Almeida sakatlanıp oyunu terkedince, ikilinin son mücadelesi de oldukça kısa sürmüş oldu. Devre arasında iki futbolcu da Almanya'dan ayrıldı.

Sonuç - Ba: 1 Almeida: 0, 2 maç karşı karşıya



Tipe bak, çay demle
MARIO GOMEZ - HUGO ALMEIDA

Stuttgart vs. Werder Bremen

Gomez ile Almeida arasındaki rekabet eskilere dayanıyor diyebiliriz. İkili, ilk kez Eylül 2006'da karşı karşıya geldi. Stuttgart, 2-0 geriye düştüğü maçı Gomez'in bir gol iki asistiyle kazanmayı bildi (Aynı maç, Hilbert de hem kendi kalesine hem de Bremen kalesine gol atmıştı). Almeida ise o maçta sessiz kaldı. Bu maçın rövanşında da kazanmayı bilen Stuttgart'in attığı 4 golden birini yine Gomez kaydetmişti. Almeida ise oyuna 77. dakikada dahil oldu. O sezonun sonunda Stuttgart, Bundesliga şampiyonluğunu kazandı.

2007-08 sezonunda Gomez ve Almeida, birbirlerine hünerlerini göstermeye yemin etmiş gibiydiler. Sezonun ilk yarısında Bremen, Stuttgart'ı 4-1 yenereken iki golü Almeida attı. Stuttgart ise şeref sayısını Gomez ile kaydetti. Bu maçta Bremen takımında, şu an Beşiktaş'ın sol beki olan Dusko Tosic de forma giymişti. Stuttgart, bu maçın rövanşını 6-3 ile alırken, Gomez yaptığı hat-trick ve bir asist ile maçın adamıydı. Bu sefer de Bremen'in gollerinin birinin altında Almeida imzası vardı.

2008-09 sezonu ise bir önceki sezonun gölgesinde kaldı. Bremen ve Stuttgart'ın ilk maçında Almeida ve Gomez sadece 8 dakika karşı karşıya kalabildi ve ikisi de golle buluşamadı. Bu maçın rövanşını Almeida sakatlığı nedeniyle kaçırdı. Gomez ise gol kaydedemedi.

Bayern Münih vs. Werder Bremen

Gomez'li Münih, ligin ikinci haftasında ilk kez kendi seyircisi önünde sahaya çıkarken rakibi Almeida'lı Bremen'di. 1-1 berabere biten maçta Münih'in golünü Gomez attı. Bu gol Gomez'in Bayern Münih için ligde attığı ilk goldü. Almeida ise maçın son 5 dakikasında oyuna girdi. Bu maçın rövanşı Bayern Münih'in 3-2'lik üstünlüğüyle biterken, Gomez gol kaydedemişti. Bremen'in ikinci golünü ise Almeida bugün Trabzonspor'da oynayan Marko Marin'in asistiyle attı. Sezon sonunda oynanan Almanya Kupası finalinde Münih ve Bremen karşı karşıya gelirken, Almeida ve Gomez takımlarının yedek kulübesindeydiler. Almeida oyuna girse de golle buluşamadı ve kupa 4-0'lık galibiyet sonucu Münih'in oldu.

2010-11 sezonunun ilk yarısında oynanan Münih - Bremen maçında Almeida ve Gomez, oyuna sonradan dahil olan oyunculardı. Almanya Kupası ikinci tur maçında da iki oyuncu sadece 5 dakika karşı karşıya oynayabilmişlerdi ve golle buluşamadılar. Devre arasında Almeida'nın Beşiktaş'a transferi ile Gomez ve Almeida'nın yolları ayrılmış oldu.

Almanya vs. Portekiz

Almeida ve Gomez, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda milli takım kadrolarında yer aldılar ve çeyrek finalde bu iki takım karşı karşıya geldi. Maçın galibi 3-2'lik skorla Almanya olurken, iki futbolcu da bu maçta forma giyemedi. Dört yıl sonra, ikili tekrardan aynı organizasyonda karşı karşıya geldi. İki ülke arasında oynanan maç Almanya'nın 1-0 galibiyetiyle biterken, golün sahibi Gomez'di. Almeida ise yedek kulübesinde şans bekledi ancak oyuna giremedi.

Sonuç: Gomez:7 Almeida: 4, 9 maç karşı karşıya

PEKİ HANGİSİ DAHA İYİ?

Aslında Demba Ba'nın performansının Almeida'dan da Gomez'den de daha iyi olduğunu görüyoruz. Ama bu futbolcuların birbirlerine karşı gösterdikleri performansa değil de o sezon boyunca neler yaptıklarına bakacak olursak, gol sayısı olarak da kupa kazanma sayısı olarak da Mario Gomez'in diğer ikiliden daha ileride olduğuna şüphe yok. Bu oyuncuların hem Almanya geçmişine, hem Beşiktaş kariyerlerine, hem de diğer ülkelerde yaptıklarına bakacak olursak da sıralama açık ve net olarak şöyle olmalı:

Mario Gomez >= Demba Ba > Hugo Almeida

Bu meydan kanlı meydan

by 20:02:00
Yazılabilecek çok şey var aslında da insan ciltlerce yazı yazsa ne değişecek? Ama yine de bir kaç şey diyeyim dilim döndükçe, elim çalıştıkça.


Suruç bombalaması olduğunda elimden geldiği kadarıyla hayatını kaybeden insanların Facebook profillerine bakmaya çalıştım. Bu cesur insanlar kimdi? Nerelerde yaşıyorlardı? Ne yapıyorlardı? Önce birini buldum, sonra onun arkadaşlarından başkalarını, derken geri kalanları. Bir kesim yaratığın daha ilk saniyeden öcüleştirmeye çalıştığı o insanlar senden benden farklı değildi. Arkadaşlarıyla kafelere gidip fotoğraf çektiren, gülen oynayan, sosyal medya profillerini siyasi mesajlara da öyle çok boğmamış insanlardı. Kobani'de kalmış tek tük çocuğa oyuncak, direnen bireylere ise manevi destek götürmeye nasıl karar vermişlerdi acaba? Bu asil cesarete nasıl sahip olmuşlardı?

Ankara'da ölenler de farklı değil. Sağolsun, bazı Twitter kullanıcıları hayatını kaybeden bu bahtsız insanların günlük yaşamlarından paylaşımlar yapmış. Bazısı gülerek selfie çekmiş, bazısı Boğaz kenarında fotoğraf paylaşmış, birisi ağaçtan kurtadığı kediyi nasıl sahiplendiğini anlatmış, biri de "annemi özledim" demiş, başka bir şey dememiş. Bir de "barış" istemişler tabii ki, bunu istedikleri için de öldürülmüşler.

Bir de sosyal medyada hemen bu gençleri "terörist", "vatan haini" diye yaftalayan onursuzlar var tabii ki. Profillerine bir bakıyorsun, Türkçü gezinip en basit Türkçe dilbilgisi kuralından haberi olmayan mı istersin, sabah "şehit öldü yastayız" diyip akşam saçma sapan bir pop şarkıcısına ya da dizi oyuncusuna yavşak yavşak mesaj atan mı istersin? Bunların biraz gelişmişleri de televizyonlarda cirit atıyor. "Bombalama doğru değil" diye başlayıp "ama" diye devam ediyorlar cümlelerine. Akıllarında ise tek soru: "Bu rejim yıkılırsa villamın kirasını nasıl ödeyeceğim?".

Öyle bir yaşama soktular ki bizi, "barış", "demokrasi", "özgürlük" gibi kavramlar için toplanan topluluklar ya polis copunun, ya esnaf tekmesinin, ya da terörist bombasının hedefi oluyor. Sonra bakıyorsun o upuzun ölü/yaralı listelerine, tanıdık bir isim var mı diye. Daha sonra o listedeki herkes senin tanıdığın oluyor. Daha da bütünleşiyorsun onların o masum istekleriyle.


Bugün bir fotoğraf vardı. Şerefsizler tarafından öldürülmüş Ali İsmail'in fotoğrafının önünde yürüyüşe katılmış bir çocuk fotoğrafı. O çocuk Ankara'da katledilmiş. Bu sefer o çocuğun aynı fotoğrafıyla yürüyüşe katılmış bir başka çocuk kameralara takılmış. Ellerinden gelse o çocuğu da öldürürler. Bazen umutsuzluğa katılıyorum ama bazen de diyorum ki istedikleri kadar öldürsünler, yeniden doğacağız. Çünkü haklıyız. Varsın hepimizi öldürsünler. Karanlıkların içinde, dış dünyadan soyutlanmış bir Ortadoğu ülkesi haline gelirsek, bugün bu aydınlık yüzlere "terörist" diyenler yarın ne kadar hatalı olduklarını görecekler. Bunu biliyorum.

Bu işlere kafa yormaya başladığım zamanlarda yapılan bir öğrenci gösterisinden sonra yazmıştım bu satırları. Üstünden kaç seçim, kaç 1 Mayıs, kaç demokratik gösteri geçti kim bilir. Gezi, yolsuzlukluk, saray vesaire. Ama bakıyorum ki ne bu ülkede bir şey değişti, ne de benim fikirlerim değişti.


"Biz hiç susar mıyız? Yanıldılar. Baştan aşağı yalandılar. Bir yalana inandılar. Onlar masallara kandılar. Hayal etmektir mesele. Mutlu sonla bitmese de kavgamızdan vazgeçmeyiz; öldürseler de eksilmeyiz.
Yoksunluğa inandırdılar. Bir sultanı andırırdılar. Sanki asla yıkılmazdılar ama kelepçe vuramazdılar. Panzerler ve silahları, piyon bunlar, saklı şahları. Kulu olmuş padişahların. En korkuncu bu zamanların. 
Bomba gördüm. Bin parçaya parçalandım. Sadece bir harcanandım. Sen görmedin, ben yanandım.
Zulmü gördüm. Bir kuytuda dövdürüldüm. Bir çukurda öldürüldüm. Bin yürekte tekrar doğdum."

Blogger tarafından desteklenmektedir.